top of page

DEĞERLİ KONUT VERGİSİNE İLİŞKİN HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE YARGI YOLLARI

Updated: Oct 6, 2022

7194 Sayılı Dijital Hizmet Vergisi ile Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun 07.12.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımı ile yürürlüğe girmiş olup, bu kapsamda işbu çalışma kasamında aşağıda belirtilen başlıkların detaylı incelemesine yer verilmiştir.

I. Değerli Konut Vergisinin Tanımı II. Değerli Konut Vergisinin Mükellefleri ve Muafiyete Tabi Olanlar III. Konutların Değer Tespiti ve Tebliği IV. Verginin Beyanı, Süresi ve Ödeme Yeri V. İhtirazi Kayıtla Beyan Süreci VI. İtiraz ve Yargı Yolu

I. Değerli Konut Vergisi Tanımı Türkiye sınırları içinde bulunan mesken nitelikli taşınmazlardan bina vergi değeri veya Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce belirlenen değeri 5.000.000 Türk Lirası ve üzerinde olan konut niteliğindeki taşınmazların tabi olduğu vergi çeşididir.

Kanun vergiye tabi konutu tanımlarken mesken nitelikli taşınmazları kapsama almıştır. Dolayısı ile işyeri niteliğinde bulunan konutlar bu vergiye tabi olmayacaktır.

a) Değerli konut vergisine tabi mesken nitelikli taşınmazlardan değeri; • 5.000.000 TL ile 7.500.000 TL arasında olanlar; Binde 3 • 7.500.001 TL ile 10.000.000 TL arasında olanlar; Binde 6 • 10.000.001 TL’yi aşanlar; Binde 10 oranında vergilendirilir.

Vergi oranlarına ilişkin alt ve üst sınırlar 2020 yılından itibaren her yıl yeniden değerleme oranında arttırılacaktır.

II. Değerli Konut Vergisi Mükellefleri ve Muafiyete Tabi Olanlar İlgili Kanun’un 33. maddesi uyarınca mesken nitelikli taşınmazların; • Maliki • İntifa hakkı sahibi • Malik gibi tasarruf edenler değerli konut vergisi mükellefidir.

a) Elbirliği/Paylı Mülkiyet Hallerinde Değerli Konut Vergisi Elbirliği mülkiyetinde mükellefler müşterek beyanname verebilecekleri gibi, münferiden de beyanname verebilirler.

Paylı mülkiyet hâlinde ise beyanname münferiden verilir. Paylı mülkiyette ve elbirliği mülkiyette, matrahın hesabında mesken nitelikli taşınmazın toplam değeri esas alınır. Paylı mülkiyette esas olan, taşınmazın toplam bedelidir. Payın değeri esas alınmaz.

Bir mesken nitelikli taşınmaza paylı mülkiyet hâlinde malik olanlar, hisseleri oranında mükelleftirler. Elbirliği mülkiyette malikler vergiden müteselsilen sorumlu olurlar.

b) Vergiden Muafiyet Değerli konut vergisini ödemekten muaf olanlar şu şekildedir: 1) Kamu kurumları, 2) Mesken nitelikli tek taşınmazı olan kişilerden; 18 yaşını doldurmuş ve hiçbir geliri olmadığını belgeleyenlerin, gelirleri münhasıran kanunla kurulan sosyal güvenlik kurumlarından aldıkları aylıktan ibaret bulunanların sahip olduğu mesken nitelikli taşınmazlar, 3) Milletlerarası kuruluşlar ve temsilcilikleri, 4) Esas faaliyet konusu bina inşası olanların yeni inşa edilen mesken nitelikli taşınmazları, 5) Arsa karşılığı inşaat işlerinde taahhüt işini üstlenen müteahhide kalan mesken nitelikli taşınmazlar, 6) Yanan, yıkılan, tamamen kullanılmaz hâle gelen veya vergiye tabi iken muaflık şartlarını kazanan mesken nitelikli taşınmazlar.

III. Konutların Değer Tespiti Ve Tebliği Taşınmaz değeri, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü «Taşınmaz Değerleme Başkanlığı» veya yetkilendirilen değerleme şirketleri tarafından hesaplanacaktır. Ancak değerleme, böyle bir yetkisi bulunmayan «Kadastro Daire Başkanlığınca» yapılmıştır. Çalışma sonucunda rapor düzenlenmemiş, idare tarafından aydınlatma yükümlülüğüne aykırı davranılmıştır.

  • Değerin neye göre tespit edildiği hakkında bir gerekçeye yer verilmemiştir.

  • Emsal satışların değerlendirildiği belirsizdir.

  • Piyasa araştırması yapıldığına ilişkin bir rapor sunulmamıştır.

Yapılan değerleme işlemi Tapu Kadastro Müdürlüğü Değerleme Kurulunca Toplu Değerleme Modeli Yöntemi ile belirlenmiştir ve yine ilgili kurumca şifahen hatalı değerleme yapılmış olma ihtimalinin yüksek olduğu belirtilmiştir.


Belirlenen değerin meskenin gerçek değerinin üzerinde olduğu düşünülüyorsa itiraz ve yargı yollarına başvurulabilir.


Vergiye tabi taşınmazlar Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün internet sitesinde ilan edilir. Bu ilan tebliğ yerine geçmez. Ayrıca ilgilisine tebliğ edilir.

IV. Verginin Beyanı, Ödeme Süresi ve Ödeme Yeri Değerli konut vergisi mesken nitelikli taşınmazın değerinin 5.000.000 TL tutarı aştığı (bu tutar dâhil) yılı takip eden yılın Şubat ayının 20. günü sonuna kadar beyanname ile beyan edilir. Vergi dairesi tarafından tarh ve tahakkuk ettirilen vergi, ilgili yılın Şubat ve Ağustos aylarının sonuna kadar iki eşit taksitte ödenir.


Değerli konut vergisi mesken nitelikli taşınmazın bulunduğu yerdeki yetkili vergi dairesine ödenir. (Yapılan ödeme sonrası ilgili işlemin iptal edilmesi durumunda tam yargı davası ile ödenen vergilerin iadesi talep edilebilecektir.)

V. İhtirazi Kayıtla Beyan Mükelleflerce kanuni gerekçe gösterilerek beyan edilen matrah veya matrah kısmı üzerinden tarh edilen vergiye dava hakkının saklı tutulması yolundaki beyannameye yazılı nota «ihtirazi kayıt» adı verilir.

İhtirazi kayıtla verilen beyannamelerde; tahakkuk eden verginin kanuni ödeme süresi içinde ödenmesi gerekir, beyannamenin ihtirazi kayıtla verilmesi tahsil işlemini durdurmaz. Beyannameler üzerinden tarh ve tahakkuk eden vergiler ancak yürütmeyi durdurma kararı veya yargı kararının olması durumunda ödenmeyebilir.

Beyanname üzerinde ihtirazi kayıtla verildiği mutlaka belirtilmelidir. Aksi takdirde ödenen verginin iadesi alınamaz.

Buna ilişkin Vergi Daireleri İşlem Yönergesi’nin 39/3. maddesi uyarınca; “Beyannamenin görünen yerine İHTİRAZİ KAYITLA BEYANDIR » şeklinde not eklenmesi uygun olacaktır.

VI. İtiraz ve Yargı Yolu A. İtiraz Yolu Kadastro Dairesi Başkanlığı’nın değerleme sonuçlarına tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’ne veya Genel Müdürlüğe iletilmek üzere taşra birimlerine, şahsen ya da yetkili temsilci aracılığı ile itiraz edilebilir.

Süresinde yapılan itirazlar 15 gün içerisinde TKGM tarafından değerlendirilmeye alınır ve sonuçlandırılır. Sonuç ilgiliye tebliğ edilir.

15 gün içerisinde itiraz edilmezse veya itiraz reddedilirse, değerlenmenin sonucu kesinleşir. Buradaki kesinleşme idari işlemin kesinleşmesidir, yargı yolunu kapatmaz.

B. Yargı Yolları 1. Vergi Mahkemesi İtiraz üzerine verilen kararlar sonucunda, 2020 Şubat ayında verilecek olan değerli konut vergisi beyannamesini “ihtirazı kayıtla” vererek, alınan tahakkuk fişine karşı 30 gün içinde vergi mahkemelerine dava açılabilir. Açılacak olan davada, dava konusu işlemi yapan dairenin bulunduğu yerdeki vergi mahkemesi yetkilidir.

Bir kez daha önemle hatırlatmak isteriz ki ihtirazi kayıtla verilen beyannamelerde; tahakkuk eden verginin kanuni ödeme süresi içinde ödenmesi gerekir, beyannamenin ihtirazi kayıtla verilmesi tahsil işlemini durdurmaz. Beyannameler üzerinden tarh ve tahakkuk eden vergiler ancak yürütmeyi durdurma kararı veya yargı kararının olması durumunda ödenmeyebilir.

2. İdare Mahkemesi İtirazın reddedilmesi halinde başvurulabilecek bir diğer yol ise idarenin söz konusu değerleme işleminin iptali için idare mahkemelerinde iptal davası açılmasıdır.


İdarenin, idare hukuku alanında yaptığı tek yanlı hukuksal işlemler idari işlemlerdir. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce yapılan değerleme işlemi, idari işlem unsurlarını taşıdığından iptal davasına konu olabilecektir.

İptal davasında yetkili idare mahkemesi, dava konusu olan idari işlemi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesidir.

İptal davası açma süresi, ilgili işlemin tebliğ tarihinden itibaren 60 gündür. Tapu ve Kadastro Müdürlüğüne yapılan itiraz, işlemeye başlamış olan dava açma süresini durdurur. Tapu ve Kadastro Müdürlüğü’nün itirazı reddetmesi veya reddetmiş sayılmasından itibaren süre yeniden başlayacaktır. İtiraz etme tarihine kadar geçmiş süre de hesaba katılacaktır.

3. Anayasa Mahkemesi Vergilendirme işleminin dayandırıldığı kanun maddesinin Anayasaya uygunluğunun yargı yoluyla denetimi mümkündür.

İtiraz yoluyla, davaya bakmakta olan mahkeme uygulanacak kanunun hükümlerini Anayasaya aykırı görürse veya taraflardan birinin ileri sürdüğü aykırılık iddiasının ciddi olduğu kanısına varırsa Anayasa Mahkemesi’nin bu konuda vereceği karara kadar davayı geri bırakır.

Bu noktada yapılacak olan itirazın mahkeme tarafından dikkate alınması için kanaatimizce;

  • Değerli konut vergisine tabi meskenlerin vergisini ödeyemeyecek noktaya gelinmesi ve bu meskenlerin satılmak zorunda kalınması hallerinde Anayasa m.35 uyarınca mülkiyet hakkı ihlali olduğu,

  • Anayasa m.73 vergilemenin “mali güce” göre yapılması gerektiğinin ve vergi yükünün adaletli ve dengeli dağılımının maliye politikasının sosyal amacı olduğunun altını çizer. Bu madde uyarınca değerli konut vergisinin mali güç ilkesine aykırı olduğu,

  • Birden fazla meskeni olan ve bunların toplam değerleri 5.000.000 TL’nin altında olanların değerli konut vergisi ödeme yükümlülüğün olmamasına karşın, bir adet meskeni olan ve değeri 5.000.000 TL’den fazla olanların değerli konut vergisi ödeme yükümlülüğün bulunmasının Anayasa m.10 uyarınca eşitlik ve adalet ilkelerine aykırı olduğu,

  • Emlak vergisi mükellefi olan kişinin aynı zamanda değerli konut vergisine tabi tutulması da ayrıca mükerrer vergilendirme sayılacağından bu açıdan da eşitlik ilkesine aykırılık olduğu

iddia edilebilecektir.

Recent Posts

See All

Son Yayımlananlar

Arşiv

bottom of page